"Bleach"



Kitabın Adı: Bleach
Yazarı: Tite Kubo
Çeviren: Taifun Nitahara Haksöyliyen
Yayınevi: Gereklişeyler Yayınları
Türü: Manga, Fantastik
Satın Al: D&R   Arkadaş Yayınları
Seri Adı: Bleach Serisi

Tanıtım Bülteni / Arka Kapak:
Seri, 15 yaşındaki hayaletleri görme yeteneği olan bir lise öğrencisi (İçigo Kurosaki)'nin hayatını anlatır. Rukia Kuçiki isimli bir Şinigami (Ölüm Meleği) bir gün bir Hollow'u (Kötü Ruh) takip ederken İçigo ile karşılaşır. Kötü Ruh ile savaşırken yaralanmasından dolayı güçlerini İçigo'ya aktarmak zorunda kalır. Böylece İçigo ve Rukia'nın maceraları başlar. Birlikte Kötü Ruhları arar, düzensiz ruhlar üzerinde ruh gömme işlemi yani Kidoh yapar ve onları Ruh Toplumu'na (Soul Society) yollarlar.

Hikayenin ilk bölümleri, şinigamilik işinden çok karakterler ve geçmişlerine odaklanmıştır. Olaylar açıldıkça hikâye Şinigami dünyasına diğer bir deyişle Ruh Toplumuna (Soul Society) doğru derinleşmeye başlar.

İçigo kurosaki, onbeş yaşında, hayaletleri görebiliyor. Bu özelliği taşımasına rağmen gayet rahat bir hayat sürdürüyordu ama bir gün aniden kendine şinigami diyen bir kız ortaya çıkar ve 'hollow' denilen kötü ruhlarına saldırısına maruz kalırlar. Ailesi de tehlike altındadır. Bakalım, şimdi içigo ne yapacak?

Yorum

Tite Kubo'nun yazarlığını ve çizerliğini yaptığı Bleach'te onbeş yaşındaki İçigo Kurusaki'nin hayatını anlatmakta. İçigo bu duruma rağmen sıradan bir hayat yaşamasına rağmen bir gün peşine takılan bir kötü ruh yüzünden bir şinigamiyle tanışır ve bu günden sonra oda bir kaza sonucu şinigami olacaktır.

Fantastik bir manga olduğu için gerçekten çok beğendiğim bir ilk kitap oldu. Serinin diğer kitaplarını almayı ve sanırım bir animesi var onu da izlemeyi düşünüyorum.

Kesinlikle tavsiye ederim.

~~Kitaptan Kareler~~



Puanlama:


"Death Note Serisi #1 - #13"



Kitabın Adı: Death Note
Yazarı: Tsugumi Ooba – Takeşi Obata
Çeviren: H. Can Erkin
Yayınevi: Akılçelen Kitaplar Yayınları
Türü: Manga, Korku, Dram
Satın Al: D&R   Arkadaş Yayınları
Seri Adı: Death Note Serisi

Tanıtım Bülteni / Arka Kapak:
Japon çizgi romanlarına verilen isim olan Manga, dünyada bir çılgınlık halini almıştır. Death Note (Ölüm Defteri) yayınladığı bütün ülkelerde satış rekorları kıran ve geniş bir hayran kitlesine sahip en önemli manga serilerinden biridir.

Bu deftere adı yazılanlar ölür… Ölüm Tanrısı Şinigami Ryuk'un insanoğlu dünyasına düşürdüğü defter: DEATH NOTE (ÖLÜM DEFTERİ).

Bu doğaüstü defteri bulan ve dünyadaki cani suçluları ortadan kaldırmak için kullanmaya karar veren Light Yagami (nam-ı diğer Kira) ile kimsenin çözemediği olaylarda polise yardım eden L adlı gizemli detektif arasındaki muhteşem mücadele böyle başlar.

Light Yagami bu deftere ismini yazdığı ve yüzünü bildiği herkesin öleceğini keşfeder. Önceleri defteri kuşkuyla kullanmaya başlayan Light, ismini yazdığı insanların hayatlarının kendisinin belirlediği ölüm şekliyle son bulduğunu görür. Her geçen gün defterin yeni yeni özelliklerini öğrendikçe hayalindeki dünyayı yaratabilmek için defteri kullanmaya başlayarak adalet mekanizmasının yeterince cezalandıramadığı azılı suçluları öldürmeye karar verir. Suçlular gizemli bir şekilde ve peş peşe ölmeye başlayınca durum polisin dikkatini çeker ve dünyadaki birçok gizemli olayı çözmekle görevlendirilmiş olan "L" adlı dedektif, konuyu araştırmak üzere polisin yardımına koşar.

   

Yorum

Tsugumi Ooba'nın yazdığı ve Takeşi Obata'nın yazmış olduğu Death Note Serisi tamamen bir zeka ürünü. Okurken benim Japonların zekasına yeniden hayran kaldığım bir seri oldu diyebilirim. Light Yagami, inek diyebileceğimiz derecede başarılı, çalışkan bir öğrencidir ama dünyanın çirkin yüzünden bıkmıştır. Bir gün okulun bahçesinde ölüm meleği ryuk tarafından düşürülmüş olan ölüm defterini bulur. Bu deftere adı yazılan kişi bir kaç dakika içerisinde ölmektedir. Light'ta bu defteri kullanarak hem bu adaletsiz dünya insanlarından kurtulmak, hem de tanrı olma derdindedir. Yalnız bir sorun var ki insanları öldürmek suçtur ve bu da gizli bir polis olan L'nin bu davaya katılması olacaktır.

   

   

Kitaptan Kareler

Puanlama: 

   


"Hayallerimin Kitapçısı"



Kitabın Adı: Hayallerimin Kitapçısı
Orijinal Adı: Meine Wundervolle Buchhandlung
Yazarı: Petra Hartlieb
Çeviren: Sevgi Tuncay
Yayınevi: Timaş Yayınları
Türü: Yaşanmışlık, Başarı, Biyografi
Satın Al: D&R

Tanıtım Bülteni / Arka Kapak:
Bir kadın, bir aile, bir kitabevi ve gerçeğe dönüşen hayaller... Edebiyat eleştirmeni Petra Hartlieb, harabeye dönmüş bir "kitapçı" satın alınca, bütün ailesinin hayatı bir anda değişir... Kitapçıyı tamir ederken dostluğu, aşkı ve aileyi yeniden keşfeden Petra, küçük şeylerle yetinmenin önemini bir kez daha anlayacak ve hayallerini gerçekleştirmek için çok çalışacaktır.

Zamanla mahallenin buluşma mekânına dönüşen kitabevinin sahibi Petra Hartlieb, sessiz sedasız kaybolan mahalle yaşamının kitapçılarını ve küçük dükkânlarını anlatıyor bu gerçek öyküde... Hayallerimin Kitapçısı, hayallerin bir gün gerçekleşebileceği ümidini aşılayan sıcacık bir roman.

"Biraz gözü karalık, biraz Polyannacılık ile bir harabeyi bir kitapçıya dönüştüren kadının hikâyesi! Muhteşem!"
-Der Spiegel-

"Harika bir hikâye... Bu roman, kitap severler için bir aşk mektubu!"
-Glamour-

"Kitap okumayı seven sevmeyen herkes bu kitaba ve bu kitapçıya bayılacak!"
-S. F. Journal-

Yorum
Petra Hartlieb, Almanya’da bir kitap eleştirmeniyken aldığı eski bir kitapçıyı yeniden hayata döndürerek bir anda kitapçı oldu ve o günden sonra dostluğu ve kitapların iç dünyasını daha da keşfeden biri oldu. Bu kitap yazarın kendi yaşanmışlık hikayesi.

Açıkçası şunu söylemeliyim ki ben kitabı pek sevemedim. Çünkü, kitap daha çok yazarın iç duygusunu ve müşteriye davranışlarını ve gördükleri yönünde olmuş. Bense, daha büyük beklenti içinde kaldım sanırsam ve kitapçılık için gerekli şeyleri bekledim ama bunların hiçbirini bulamadım. Kısacası kitap pek bana hitap etmedi diyebilirim.

 ~~Kitaptan Kareler~~



Puanlama:


"Bay Morris Lessmore'un Uçan Kitapları"


Kitabın Adı: Bay Morris Lessmore’un Uçan Kitapları
Orijinal Adı: The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore
Yazarı: William Joyce – Joe Bluhm
Çeviren: Gülbin Baltacıoğlu
Yayınevi: Pearson Yayınları
Türü: Animasyon Uyarlaması, Kitap, Sevgi

Tanıtım Bülteni / Arka Kapak:
Morris Lessmore kelimeleri, hikayeleri, en çok da kitapları severdi. Bir gün, beklenmedik bir biçimde Morris’in dünyası darmadağın oldu. Kelimeleri, hatta harfleri bile uçup gitmişti. Birden bir ışık parladı gökyüzünde, ona şans getirecek bir ışık! Mavi gökyüzünde kanat çırpan kitaplar gördü. Uçan kitaplardan birinin peşine takıldı ve…


Yorum
“Bay Morris Lessmore’un Uçan Kitapları” gerçekten olağanüstü bir eser. Hem bir görsel şölen, hem de; çocuk kitabı olduğu için oldukça kısa bir kitap. Bir çocuğa kitabı sevdirmek istiyorsanız mutlaka bu kitabı almalısınız. Kitabın bir de kısa bir animasyonu bulunmakta. Ayrıca bu animasyon 2012 yılının en iyi kısa animasyon filmi statüsünde Oscar ödülü almış.
Kesinlikle almasanız bile bu animasyona göz gezdirmenizi tavsiye ederim.


Kitaptan Kareler


~~Tanıtım Videosu~~



Puanlama:


"Çöl Çiçeği"


Kitabın Adı: Çöl Çiçeği
Orijinal Adı:  Desert Flower
Yazarı: Waris Dirie
Çeviren: H. Gülru Yüksel
Yayınevi: Bilge Kültür Sanat
Türü: Yaşanmışlık, Biyografi, Dram
Sayfa Sayısı: 248
Satın Al: D&R

Tanıtım Bülteni / Arka Kapak:
Waris Dirie, çölde göçebe bir yaşam süren ve kızların sünnet edilmesi gibi gelenekleri hala uygulamakta olan Somalili bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi.On iki yaşına geldiğinde, yaşlı bir adamla evlendirileceğini öğrenince, çöldeki ailesini terk ederek kaçar ve onu önce Afrika'daki akrabalarına, oradan Londra'ya ve sonra da ünlü bir model olacağı Amerika'ya götüren ilginç yaşam yolculuğu da başlamış olur.

Gündüzleri Naomi Campbell gibi ünlü modellerle çalışan Waris Dirie, aynı zamanda Birleşmiş Milletler'inin bir insan hakları elçisi olarak görev yapmaktadır. Fakat o yine de, geceleri, terk etmek zorunda kaldığı vatanı Somali'deki basit yaşamın özlemini çekiyor. Kadınların genel olarak, kendi ayakları üzerinde duran özgür bir birey olma çabası karşısında karşılaştıkları sorunlar, yokluklar ülkesi olan Afrika'nın çöllerinde yaşandığında, çok daha çarpıcı ve öğretici bir deneyim haline geliyor. Waris Dirie, bu sorunlarla nasıl baş ettiğini anlatarak, ister Afrika'da olsun, ister gelişmiş ülkelerde, benzer sorunlarla karşılaşan tüm kadınlara ışık tutuyor.Dirie'nin öyküsü aynı zamanda, yılmadan çalışıldığında, insanın her istediğini elde edebileceğini de gözler önüne seriyor ve herkese, dirençli ve çalışkan olma konusunda bir ders veriyor.

Waris Dirie'nin çarpıcı yaşam öyküsünü anlatan bu kitap, on bir ülkede aynı anda yayınlandı ve hemen beyaz perdeye uyarlama çalışmaları başlatıldı.

Yorum

Dram dolu, gerçeklik dolu bir başarı hikayesi: Çöl Çiçeği / Waris
Waris Dirie, daha küçük yaşlarında hayatının en büyük acılarından birini yaşayarak sünnet edilmiştir. Bu sünnet unsurunda kadının cinsel organının bir kısmı kesilip haz duyması engelleniyor ve ardından cinsel organ tamamen sadece hacetini gidermesi için küçücük bir delik bırakacak şekilde dikiliyor ve bu dikiş eşiniz bir bıçak yardımıyla açana kadar sizin bir parçanız oluyor.
Bir gün Waris yaşlı bir adamla evlendirileceğini öğrenince evden kaçarak akrabalarının yanına ve oradan da Somali’nin Londra elçiliğinde temizlikçi olarak başlar ama birkaç yıl sonra elçilik kapanınca bir anda kendini dil bilmez bir şekilde kapının önünde bulur. Bundan sonra da asıl modelliğe giden hikayesi başlar.

Kesinlikle herkesin okuması gereken muazzam bir kitap. Kitabın önce film uyarlamasını izledim ve daha sonra böyle olmamalı daha fazlası olması lazım diyerek kitabını alıp okudum. Evet, daha fazlası vardı, ama bunlar Waris Dirie’nin bazı olumsuz yanlarıydı genellikle.
Puanlama:


Kırgızistan Uluttuk Kütüphanenesi - Kiçinekey Kitepter [Küçük Kitaplar]

Colored Books'stan herkese Merhabalar.
Çok uzun bir aradan sonra yine sizlere Kırgızistan'dan yazma fırsatı buldum. Maalesef burada internet büyük bir sıkıntı olduğu için bloguma doğru düzgün yazamıyorum.

Manas Üniversitesine yeni başlayan Türkler; ilk yıl Kırgızca öğrenmek zorundalar ki seneye dersler Kırgızca-Türkçe olacağı için. Aynı zamanda Kırgızlar da Türkçe öğrenmek zorunda. Bizde Kırgızca sınıfındaki arkadaşlarımızla ve hocamızla bu hafta <<Kırgızistan Uluttuk Kütüphanesi'ne>>gittik. Kütüphanenin adı bu yıl 100 yaşında olan Kırgız yazarlarından Alıkul Osmanov'dun adı verilmiş ve içerisine birde müzesi yapılmış.

Üsteki fotoğraf kütüphanenin girişi. Kütüphane 3 katlı.

1.Giriş Katı ve alttaki resimde Kırgızistan ulu yazarları ve manasçıları yer alıyor.


Bu kütüphane de toplam da 80 milyon kitap bulunuyormuş ve bu kitaplar 60 farklı ülkenin dilindeymiş. Artık kitapları yavaş yavaş bölüm ayırmaya başlamışlar. Giriş ücreti: 6 SOM ki bu da Türk Lirası ile; 25 Kuruşa geliyor.

Biz gittiğimiz sırada Türk Kitapları bölümü kapalıydı ama bir kaç ülkenin bölümü açıktı. Bu arada bir kadında bize detaylı bir şekilde her bölümü anlattı. Ayrıca buraya geldiğinizde size bir kağıt veriliyor ve burada alfabetik katalog sistemi var. Bu kağıda katalogdan istediğiniz konuyu bulduğunuzda o yerde yer alan kitabın barkodunu yazaraak 3.kattan bu kağıdı vererek kitabı alabiliyorsunuz.

2.Katta Alıkul Osmanov'dun müzesi bulunmakta.

 Bu müzede Alıkul Osmanov'dun kitapları, biyografisi,portreleri bulunmakta ve size detaylı olarak Kırgızca veya istege göre Rusça anlatılıyor. Yukarıdaki resimde sağ taraftaki Alıkul Osmanov ve sağ taraftaki çerçevenin içindeki onun kitaplarının çeviren çevirmen, yazar. Bu çevirmenin tek resmiymiş.


Alıkul Osmanov'dun temsili odası ve çalışma masası.


3 Boyutlu resmi ve kısa bir şiiri. Şiirde yazan:

"Var olalım, tükenmeyelim, arkadaşlar,
uzak, uzak, uzak, olsun bu yol
yüzyıl bitip, dünyadan yok olsak da,
geri dönüp buluşacak yollar var."


Bu da yazarın bahsettiğim çevrilen kitapları.


2.Katta açılacak olan Çin Edebiyatı odası. Bu bölüm kısa bir süre sonra açılacakmış ama yinede gezmemize laf etmediler ama düzen bozulmasın diye kitaplara dokunmamız yasaktı.


Bu odadaki duvarda yazan söz çok hoşuma gitti. Duvarda yazan:


Dilin Kaderi - Halkın Kaderi.

Sıradan bir söz mü sizce. Bilmem benim hoşuma gitti.


Ve yine başka bir odadaki Kiçinekey Kitepter, yani küçük kitaplar. Bu camekanın içinde birçok ülkenin küçük boy kitapları vardı ve benim en çok beğendiğim bölüm burası oldu.


İşte o kitaplar:

 










Ülkemizde Dan Brown'un yazdığı "Cehennem" kitabı ile yeniden ünlenen Dante'nin "İlahi Komedya" serisi. O sırada böyle ciltli ve kırgızcası olsaydı hemen alırdım.

Evet, ulutuk kütüphanede bir günüm böyle geçti. Kitapsever biri olarak benim gerçekten çok hoşuma gitti. Bu arada 3.katta Kırgız kitapları için ayrılmış bir yer,yeni açılacak olan arapça kitaplar için bir yer, Kore kitapları yeri ve istediğiniz kitapları alabileceğiniz kitap alma yerleri var. 2. ile 3. katlar arasında bir yer var ki orada da bu ülkede günlük çıkan dergi ve gazetelerin, yeni çıkan kitapların bir kopyası mutlaka bulunmakta ve gerçekten o eski sayfa kokusu muhteşem.


Bu sefer ki yazımda bu kadar olsun. Bir dahaki yazımda görüşmek dileğiyle.